2433- Mahrem olmaya sebep olan süt vermenin sekiz şartı vardır:
1) Çocuk, canlı bir kadının sütünü emmelidir. Ölmüş bir kadının memesinden gereken miktarda süt emerse, onun faydası yoktur.
2) Kadının sütü helal doğumla -her ne kadar vetyi şüpheyle de olsa- gelmelidir. Faraza süt, doğum yapmadan gelir veya zinadan dünyaya gelen bir çocuğun sütüyle başka bir çocuğa verilirse, o sütle çocuk kimseye mahrem olmaz.
3) Çocuk sütü memeden emmelidir. Sütü sağarak onun ağzına dökerlerse, hiçbir eseri olmaz.
4) Süt saf olmalıdır, bir şeyle karıştırılmamalıdır.
5) Mahrem olmayı gerektiren sütün hepsi bir kocaya ait olmalıdır. Süt veren kadın boşanır, daha sonra bir başkasıyla evlenir ve ondan hamile kalır, doğurana kadar bir önceki kocasından olan süt devam eder, mesela, çocuğu doğurmadan sekiz defa önceki sütüyle emzirir, daha sonra doğurur ve doğurduktan sonra yedi defa da ikinci sütüyle emzirirse, o çocuk kimseye mahrem olmaz.
6) Çocuk, emdiği sütü kusmamalıdır, eğer kusarsa hiçbir eseri olmaz.
7) Çocuğa verilen süt vasıtasıyla çocuğun kemikleri sertleşip bedeninde et oluşmalıdır. Bu hadde ulaşıp ulaşmadığı bilinmezse, bir sonraki meselede açıklanacağı gibi bir gece gündüz (24 saat) veya on beş defa çocuk sütle doyurulursa, mahrem olmağa yeterlidir. Verilen sütün çocuğun kemiğinin gelişmesinde ve etinin artmasında eseri olmadığı anlaşılır, çocuk bir gece gündüz veya on beş defa süt emmişse, burada vacip ihtiyat terk edilmemelidir. Zikredilen durumlarda evlenilmemeli, mahremce de bakılmamalıdır.
8) Süt emen çocuk iki yaşını doldurmamalıdır. İki yaşı doldurduktan sonra ona süt verilirse, kimseye mahrem olmaz. İki yaşı doldurmadan sekiz defa doldurduktan sonra yedi defa süt emerse, kimseye mahrem olmaz. Ancak süt veren kadının doğurmasından iki yıl geçer onun sütü kalır ve o sütle bir çocuğu emzirirse, o çocuk yukarıda adı geçenlere mahrem olur.